Manisa'nın Şehzadeler ilçesinde görenleri hayrete düşüren bir durum yaşanıyor. Depremlerde hasar gördüğü için mahkeme tarafından yıkım kararı verilen 7 katlı bir bina, aradan geçen 5 yıla rağmen hala yerinde duruyor. Peki, bu durumun sebebi ne ve mahalle sakinleri ne düşünüyor?

Yıkım Kararı Neden Uygulanmıyor?

Manisa'nın Şehzadeler ilçesi Murat Caddesi'nde bulunan Uzun Apartmanı, Akhisar ve Kırkağaç ilçelerinde meydana gelen depremler sonrasında hasar almış ve 24 Şubat 2020 tarihinde mahkeme kararıyla tahliye edilmişti. Ancak binanın bulunduğu alanın sit alanı olması, yıkım işlemlerini durdurdu. Bu durum, hem mahalle sakinlerinin tepkisine yol açıyor hem de binanın kendi kendine yıkılmaya başlamasıyla tehlike arz ediyor.

Mahalle sakinleri, binanın her geçen gün biraz daha tehlikeli hale geldiğini belirtiyor. Özellikle çocukların binanın etrafında oynaması, büyük bir risk oluşturuyor. Yetkililerden bir an önce çözüm bulunmasını talep eden vatandaşlar, olası bir kazanın önüne geçilmesi için önlem alınmasını istiyor.

Vatandaşlar Ne Diyor?

Mahalle sakinlerinden Ali Bey, "Bu bina 5 senedir burada duruyor. Yıkım kararı çıktı ama bir türlü yıkılmadı. Sit alanıymış, neymiş anlamıyoruz. Bizim can güvenliğimiz ne olacak? Çocuklarımız burada oynuyor, bir şey olacak diye ödümüz kopuyor" şeklinde konuştu.

Ayşe Hanım ise, "Bina kendi kendine yıkılmaya başladı. Her gün bir parça düşüyor. Bir gün üzerimize yıkılacak diye korkuyoruz. Yetkililerden bu duruma bir çözüm bulmalarını istiyoruz" dedi.

Sit Alanı Engeli Aşılabilir mi?

Uzmanlar, sit alanlarında bulunan yapıların yıkımı için özel izinler ve prosedürler gerektiğini belirtiyor. Bu süreç, normal yıkım işlemlerine göre daha uzun ve karmaşık olabiliyor. Ancak, kamu güvenliği ve can güvenliği söz konusu olduğunda, gerekli önlemlerin alınması ve yıkım işlemlerinin hızlandırılması gerekiyor.

Bu konuda yapılabilecekler:

• Bölge için özel bir proje geliştirilebilir: Sit alanının özelliklerini koruyacak ve binanın güvenli bir şekilde yıkılmasını sağlayacak bir proje hazırlanabilir.
• Koruma kurullarıyla işbirliği yapılabilir: Yıkım sürecinde koruma kurullarının görüşleri alınarak, tarihi ve kültürel değerlere zarar verilmemesi sağlanabilir.
• Alternatif çözümler aranabilir: Binanın tamamen yıkılması yerine, güçlendirme çalışmalarıyla güvenli hale getirilmesi gibi alternatifler değerlendirilebilir.

Manisa'daki bu durum, Türkiye'de benzer sorunlarla karşılaşan diğer bölgeler için de bir örnek teşkil ediyor. Sit alanlarında bulunan tehlikeli yapıların çözümü için daha hızlı ve etkili mekanizmaların geliştirilmesi gerekiyor.

Manisa'da yaşanan bu olay, yetkililerin dikkatini çekmeyi ve benzer durumların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınmasını sağlamayı umuyoruz. Vatandaşların can güvenliği her şeyden önemlidir ve bu tür sorunlara kalıcı çözümler bulunması gerekmektedir.