24 Nisan 2025 Perşembe

İstanbul Depremi Sonrası TTB'den Kritik Uyarı!

Türk Tabipleri Birliği (TTB), İstanbul'da meydana gelen depremin ardından önemli bir açıklama yaparak, sağlık hizmetlerinin kesintisiz sürdürülebilmesi için dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Açıklamada, depremde can kaybı olmamasının sevindirici olduğu belirtilirken, olası risklere karşı hazırlıklı olunması gerektiği ifade edildi. TTB, İstanbul ve çevresindeki sağlık kurumlarının durumunu yakından takip ettiklerini ve gerekli destek mekanizmalarının hazır olduğunu bildirdi.

TTB'den Afetlere Dayanıklı Sistem Çağrısı

TTB, yaptığı açıklamada İstanbul ve deprem riski taşıyan tüm bölgelerde sağlık sistemi, eğitim altyapısı ve kentsel planlamanın bir an önce afetlere dayanıklı hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi'nin verilerine göre, depremin büyüklüğü 6.1 olarak ölçüldü ve İstanbul başta olmak üzere birçok ilden hissedildi.

TTB, depremin ardından yaptığı değerlendirmede, Silivri Devlet Hastanesi'nde gözlemlenen hasarın, sağlık kurumlarının afetlere ne kadar hazırlıksız olduğunu gözler önüne serdiğini belirtti. Sağlık hizmetlerinin sürekliliği ve güvenliği için sadece yapısal sağlamlığın yeterli olmadığını, kapsamlı bir risk analizi, nitelikli personel planlaması ve etkili kriz yönetiminin de önemli olduğunu vurguladı.

Kentsel Afet Hazırlığındaki Yetersizlikler

TTB, depremin sadece sağlık sistemindeki değil, kentsel afet hazırlığındaki yetersizlikleri de ortaya koyduğunu belirtti. Özellikle büyükşehirlerde yıllardır dile getirilen yetersiz toplanma alanları, trafik sıkışıklığı ve mobil iletişim altyapısındaki aksamalar gibi sorunların afet anında halkın güvenliğe erişimini ve kurumların etkinliğini engellediği vurgulandı.

TTB'nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

  • Yetersiz toplanma alanları
  • Ulaşımda yaşanan felç durumu
  • Mobil iletişim altyapısındaki aksamalar

Ayrıca, insanların binalara güvenmemesi ve panik nedeniyle yaşanan yaralanmaların, afetlere hazırlık konusundaki eksiklikleri gözler önüne serdiği belirtildi. TTB, okulların da afetlere karşı güvenli hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.

Sağlık Çalışanları ve Toplumsal Hazırlık

TTB, afetlere hazırlık konusunda bilimsel ve toplum yararını önceleyen politikaların geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Sağlık çalışanlarının sadece kriz anında değil, kriz öncesinde de güçlü bir sistemin temel unsuru olduğunu belirten TTB, sağlık altyapısının ve toplumsal afet hazırlığının bütünlüklü bir biçimde ele alınması gerektiğini ifade etti.

Ayrıca, afet anlarında yaşanan bilgi kirliliği ve iletişim eksikliklerinin toplum sağlığı açısından ciddi riskler doğurduğu belirtildi. Kriz anlarında şeffaflık, bilimsel bilgi ve koordinasyon içinde hareket etmenin hayati önem taşıdığı vurgulandı. Sağlık meslek örgütlerinin sürece etkin katılımının, bu güvenin sağlanmasında kritik bir rol oynadığı ifade edildi.

TTB'nin açıklamasında şu çağrıda bulunuldu:

İstanbul başta olmak üzere deprem ve afet riski taşıyan tüm bölgelerde sağlık sisteminin, eğitim altyapısının ve kentsel planlamanın afetlere dayanıklı hale getirilmesi için gerekli adımların bir an önce atılması gerekmektedir.

Sağlık çalışanlarının güvenli ortamlarda çalışabilmesi, toplumun sağlık hakkına erişiminin temelidir. Depremi hisseden tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor; sağlık, ulaşım, iletişim, eğitim ve toplanma alanları gibi kritik altyapıların bütüncül biçimde değerlendirilmesini ve afetlere karşı katılımcı bir hazırlık anlayışının derhal güçlendirilmesini talep ediyoruz.

Sonuç

İstanbul depremi, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmesine neden oldu. TTB'nin yaptığı uyarılar, afetlere hazırlık konusundaki eksiklikleri ve alınması gereken önlemleri bir kez daha gündeme getirdi. Sağlık sisteminin, kentsel planlamanın ve toplumsal bilincin afetlere karşı güçlendirilmesi, gelecekte yaşanabilecek olası felaketlerin etkilerini en aza indirmek için hayati önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki, afetler değil, hazırlıksızlık öldürür.

İlgili Haberler