Bursa'da 23 Mart'ta tutuklanan ve daha sonra tahliye edilen 11 gencin yargılandığı davanın ilk duruşması Bursa Adliyesi'nde yapıldı. Mahkeme, sanık avukatlarının beraat talebini reddederken, hakkında ev hapsi kararı olan iki kişinin ev hapsi kararını kaldırdı. Ancak diğer adli kontrol kararlarının devamına hükmedildi. Dava, 11 Temmuz 2025 tarihine ertelendi. Karar sonrası Anne Baba Dayanışma Ağı adına konuşan Gürdal Yiğit, "Geleceklerini kurmaya çalışan çocuklarımızın umutları demir parmaklıklar ardında tutuluyor" diyerek tepkisini dile getirdi.
Duruşmada Neler Yaşandı?
Duruşma öncesinde avukatların mahkeme salonuna alınmaması üzerine kısa süreli bir tartışma yaşandı. Daha sonra avukatların içeri girmesine izin verildi. Sanık avukatları, müvekkillerinin beraatini talep etti. Ancak mahkeme heyeti, bu talebi reddetti. Ev hapsi kararı olan iki sanığın ev hapsi kaldırılırken, diğer sanıklar hakkındaki adli kontrol kararları devam edecek.
Anne Baba Dayanışma Ağı'ndan Sert Tepki
Duruşma öncesinde Bursa Adliyesi önünde açıklama yapan Anne Baba Dayanışma Ağı adına Gürdal Yiğit, şunları söyledi:
"Bizler, anayasal ve demokratik haklarını kullandıkları için gözaltına alınan, tutuklanan, ev hapsine mahkûm edilen ya da adli kontrolle özgürlükleri kısıtlanan çocuklarımızın anne ve babalarıyız. Bugün burada, çocuklarımızın sesi olmak, haklı mücadelelerini duyurmak için toplandık. Çocuklarımız; üniversite öğrencileri, açık lise öğrencileri, yüksek lisans ve doktora yapanlar, mezun olup iş hayatına atılmış gençler. Onlar yalnızca düşüncelerini ifade ettikleri, temel haklarını kullandıkları için cezalandırıldılar."
Yiğit, konuşmasının devamında tutuklu gençlerin cezaevlerindeki sağlık sorunlarına dikkat çekerek, eğitim haklarının ellerinden alındığını ve geleceklerinin karartıldığını ifade etti. Ayrıca, tüm yetkililere seslenerek gençlerin derhal serbest bırakılmasını ve haklarının tanınmasını talep etti.
Türkiye'de Protesto Hakkı ve Gençlerin Durumu
Türkiye'de protesto hakkı, Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Ancak son yıllarda özellikle gençlerin katıldığı protestolara yönelik baskılar ve yargılamalar artış göstermektedir. Bu durum, ifade özgürlüğü ve demokratik katılım hakları konusunda endişelere yol açmaktadır. Gençlerin geleceği, eğitimleri ve özgürlükleri üzerindeki bu tür kısıtlamalar, toplumun genel refahı ve gelişimi açısından da olumsuz sonuçlar doğurabilir.
Davanın Sonucu Ne Olacak?
Bursa'da yargılanan 11 gencin davası, Türkiye'deki gençlerin ifade özgürlüğü ve protesto hakları açısından önemli bir örnek teşkil ediyor. Dava sürecinde yaşanan gelişmeler, kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor. Duruşmanın 11 Temmuz 2025'e ertelenmesi, davanın seyrine ilişkin belirsizliği artırırken, Anne Baba Dayanışma Ağı ve diğer sivil toplum kuruluşları, gençlerin haklarını savunmaya ve kamuoyu oluşturmaya devam edeceklerini belirtiyorlar. Bu davanın sonucu, benzer davalar için de emsal teşkil edebilir ve Türkiye'deki gençlerin geleceği üzerinde önemli etkileri olabilir.
