İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) soruşturması kapsamında hazırlanan 3 bin 900 sayfalık iddianame, Türkiye siyasetinin en sıcak gündem maddelerinden biri haline geldi. İddianamede yer alan 402 şüpheli arasında Ekrem İmamoğlu'nun da bulunması ve hakkında istenen 828 yıldan 2352 yıla kadar hapis cezası, CHP'nin cumhurbaşkanı adaylığı sürecini belirsizliğe sürükledi. Bu durum, parti içinde yeni adaylık kulislerinin yeniden alevlenmesine neden oldu.

CHP'de Adaylık Hesapları Yeniden mi Yapılıyor?

CHP lideri Özgür Özel, daha önce yaptığı açıklamalarda İmamoğlu'nun aday olamaması durumunda kendisinin de adaylık yarışına girmeyeceğini belirtmişti. Ancak gazeteci Aytunç Erkin, Ekol TV'deki açıklamalarıyla bu durumu farklı bir boyuta taşıdı. Erkin, "CHP'nin adayı Özgür Özel olacak. Aslında Özel'in aklında Mansur Yavaş'ın adaylığı yok, kendisi var" ifadelerini kullanarak, parti içindeki dengelerin değişebileceğine işaret etti.

Bu iddia, CHP içinde uzun süredir devam eden adaylık tartışmalarına yeni bir soluk getirdi. İmamoğlu'nun hukuki durumu ve Özel'in olası adaylığı, parti tabanında ve kamuoyunda farklı yorumlara yol açtı. Bazı kesimler, Özel'in adaylığının partiye yeni bir enerji getireceğine inanırken, diğerleri ise İmamoğlu'nun adaylığının korunması gerektiğini savunuyor.

Dokunulmazlık Tartışması Adaylık Sürecini Etkiler mi?

Gazeteci Hadi Özışık ise aynı programda, Özgür Özel'in dokunulmazlığının kaldırılması durumunda siyasi sürecin hızlanabileceğine dikkat çekti. Özışık'a göre, "Özgür Özel'in dokunulmazlığı kaldırılırsa, adaylık süreci hızlanır. CHP bunu bir fırsata çevirebilir." Bu yorum, dokunulmazlık konusunun CHP'nin adaylık stratejisi üzerinde önemli bir etkiye sahip olabileceğini gösteriyor.

Dokunulmazlık meselesi, Türk siyasetinde sıkça tartışılan ve siyasi partilerin stratejilerini doğrudan etkileyen bir konu. Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması, hakkında soruşturma ve yargılama yapılabilmesinin önünü açıyor. Bu durum, söz konusu milletvekilinin siyasi kariyeri üzerinde ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Dolayısıyla, Özgür Özel'in dokunulmazlığı konusundaki gelişmeler, CHP'nin adaylık sürecini yakından ilgilendiriyor.

CHP'deki adaylık tartışmaları, sadece parti içindeki dinamikleri değil, aynı zamanda Türkiye siyasetinin genel seyrini de etkileme potansiyeline sahip. İBB iddianamesiyle birlikte ortaya çıkan bu yeni gelişmeler, önümüzdeki dönemde siyasi arenada daha da yoğun tartışmalara yol açacağa benziyor.

Sonuç olarak, İBB iddianamesinin ardından CHP kulislerinde yaşanan hareketlilik, cumhurbaşkanı adaylığı konusunda belirsizlikleri artırmış durumda. Aytunç Erkin'in Özgür Özel'in aday olabileceği yönündeki iddiası ve Hadi Özışık'ın dokunulmazlık çıkışı, parti içindeki dengelerin değişebileceğine işaret ediyor. Önümüzdeki günlerde CHP'nin nasıl bir strateji izleyeceği ve kimin aday gösterileceği, Türkiye siyasetinin en çok merak edilen konularından biri olmaya devam edecek.