Gazeteci Yılmaz Özdil, Lozan Anlaşması'nın önemine dikkat çekerek yaptığı değerlendirmelerle gündeme oturdu. Anlaşmanın imzalandığı masanın, eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nün deposuna konulmasını eleştiren Özdil, yaşananları "kepazelik" olarak nitelendirdi ve anlaşmanın başına gelenleri tek tek anlattı.
Lozan Masası'na Yapılan Muamele
Yılmaz Özdil, Sözcü'deki köşesinde Lozan Anlaşması'nın önemine vurgu yaparak, anlaşmanın imzalandığı masanın Türkiye'deki serüvenini kaleme aldı. Özdil, İsviçre Konfederasyonu Başkanı'nın 2008 yılında Türkiye'ye yaptığı ziyarette, Lozan Anlaşması'nın imzalandığı masayı hediye ettiğini hatırlattı. Ancak, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bu hediyeyi beğenmeyerek depoya koydurduğunu ifade etti. Özdil, bu durumu "Türkiye Cumhuriyeti'nin cumhurbaşkanı adeta yüzünü ekşiterek, bu manevi değeri eşsiz hediyeyi hiç beğenmediğini belli etti" sözleriyle eleştirdi.
Masanın daha sonra Çankaya Köşkü'nde yer bulunamaması üzerine Resim Heykel Müzesi'nin deposuna kaldırıldığını belirten Özdil, bu durumun basında yer almasıyla birlikte Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın devreye girdiğini ve masanın Birinci Meclis'e taşınarak sergilenmeye başlandığını aktardı. Özdil, "Bu kepazelik ortaya çıkınca, medya henüz bu seviyede imha edilmemişti, Cumhuriyet karşıtlığı üzerine, karşı devrim üzerine makaleler kaleme alındı" dedi.
PKK'nın Lozan Anlaşması Bildirgesi
Yılmaz Özdil, yazısının sonunda PKK'nın sözde fesih bildirgesinde yer alan "Lozan Antlaşması'na karşı silahlı mücadele başlattık" cümlesine de değindi. Özdil, "Lozan Antlaşması'ndan adeta tiksinenler, sadece onlar değil. Türk milleti, PKK'nın kuruluş amaçlarından birinin Lozan Antlaşması'nı ortadan kaldırmak olduğunu ilk kez bu kadar somut şekilde görmüş oldu" ifadelerini kullandı.
Yılmaz Özdil'in Lozan Anlaşması'na ilişkin bu açıklamaları, Türkiye'nin yakın tarihi ve siyasi tartışmaları açısından önemli bir değerlendirme sunuyor. Lozan Anlaşması'nın Türkiye Cumhuriyeti'nin tapusu niteliğinde olduğunu vurgulayan Özdil, anlaşmaya yapılan muameleyi eleştirerek, Türkiye'nin bu önemli tarihi mirasına sahip çıkılması gerektiğini vurguladı.
