Türkiye'de Deprem Alarmı: 30 Fay Harekete Geçti! Felaket Yakın mı?
Gündem

Türkiye'de Deprem Alarmı: 30 Fay Harekete Geçti! Felaket Yakın mı?


13 June 20255 dk okuma6 görüntülenmeSon güncelleme: 13 June 2025

Türkiye'de deprem gerçeği bir kez daha acı bir şekilde gündeme geldi. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir'in açıklamaları, ülkenin deprem riskine dair endişeleri artırdı. Sözbilir, Türkiye'de "deprem üretme zamanı gelmiş" 30 fay tespit ettiklerini belirterek, yetkilileri ve vatandaşları uyardı. Peki, bu ne anlama geliyor? Türkiye'yi bekleyen tehlike ne kadar büyük?

Türkiye'deki Aktif Fay Hatları ve Deprem Riski

Prof. Dr. Hasan Sözbilir, 1996 yılında yapılan bilimsel çalışmalarda 15'e yakın deprem üretmemiş fayın tespit edildiğini ve bugüne kadar bunların 6'sının kırıldığını ifade etti. Bu durum, diğer fayların da her an harekete geçebileceği anlamına geliyor. Türkiye'nin jeolojik yapısı gereği, birçok aktif fay hattı üzerinde bulunması, deprem riskini sürekli olarak yüksek tutuyor. Özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Batı Anadolu Fay Hattı, ülkenin en tehlikeli bölgelerini oluşturuyor.

Fay Sakınım Bandı Nedir ve Neden Önemli?

Sözbilir, "Öncelikle bu fayların yapılaşma açısından mekansal planlamada değerlendirilmesi lazım. 'Fay sakınım bandı' dediğimiz bantlarla, bu fayların üzerindeki yapılaşmanın engellenmesi, kısıtlanması gerekiyor" dedi. Fay sakınım bandı, aktif fay hatlarının geçtiği bölgelerde yapılaşmayı engelleyen veya kısıtlayan bir uygulama. Bu uygulama, deprem sırasında oluşabilecek can ve mal kayıplarını en aza indirmek için hayati öneme sahip. Ancak, Türkiye'de fay sakınım bandı uygulamaları henüz yeterli düzeyde değil. Birçok şehirde, fay hatları üzerine inşa edilmiş binalar bulunuyor ve bu durum, deprem riskini daha da artırıyor.

Deprem Önlemleri ve Yapılması Gerekenler

Deprem riskini azaltmak için alınması gereken önlemler oldukça kapsamlı. İşte yapılması gerekenlerden bazıları:

  • Binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi: Mevcut binaların güçlendirilmesi ve yeni yapılacak binaların deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilmesi.
  • Fay sakınım bandı uygulamalarının yaygınlaştırılması: Aktif fay hatları üzerindeki yapılaşmanın engellenmesi ve kısıtlanması.
  • Deprem bilincinin artırılması: Halkın deprem konusunda bilinçlendirilmesi ve deprem anında nasıl davranılması gerektiği konusunda eğitilmesi.
  • Acil durum planlarının hazırlanması: Deprem sonrası için acil durum planlarının hazırlanması ve düzenli olarak tatbikatlar yapılması.
  • Zorunlu deprem sigortası: DASK yaptırarak, depremin neden olacağı maddi kayıpların bir nebze olsun önüne geçilmesi.

Prof. Dr. Hasan Sözbilir'in uyarıları, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesi ve gerekli önlemleri alması için önemli bir fırsat sunuyor. Unutmamalıyız ki, deprem bir doğa olayıdır ve önlenemez. Ancak, doğru önlemlerle depremin yol açacağı zararları en aza indirmek mümkündür. Bu nedenle, yetkililerin ve vatandaşların işbirliği yaparak deprem riskine karşı hazırlıklı olması gerekiyor.