Elazığ'da yaşanan bir kayıp vakası, umut dolu bir sonla noktalandı. 65 yaşındaki Suat Dal, 41 saat boyunca kayıp kaldıktan sonra jandarma ekipleri tarafından çalılıklar arasında bulundu. Dal'ın hayatta kalma mücadelesinde bulduğu bir parça ekmek, adeta bir umut ışığı oldu. İşte, Elazığ'da yaşanan bu mucizevi kurtuluşun detayları...

Hastaneden Kayboluş ve Arama Çalışmaları

Olay, Suat Dal'ın rahatsızlanarak Fethi Sekin Şehir Hastanesine kaldırılmasıyla başladı. Akşam saatlerinde eve dönmemesi üzerine ailesi, durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine harekete geçen jandarma ve AFAD ekipleri, hastane çevresi ve Sugözü Mahallesi bölgesinde geniş çaplı arama çalışmalarına başladı. 78 kişilik bir ekip, bölgeyi çembere alarak Suat Dal'ı bulmak için seferber oldu.

41 Saat Sonra Gelen Mucize

Arama çalışmalarının 41. saatinde, ekipler mutlu habere ulaştı. Suat Dal, Sugözü Mahallesi kırsalında çalılıklar arasında bulundu. Sağlık ekipleri olay yerine sevk edilerek ilk müdahalesi yapıldı. Durumu iyi olan ve sadece bacağında ağrı olduğunu belirten Dal, Fethi Sekin Şehir Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Bu mucizevi kurtuluş, arama çalışmalarına katılan herkesi sevince boğdu.

• 78 kişilik ekip arama çalışmalarına katıldı.
• Suat Dal, çalılıklar arasında bulundu.
• Sağlık durumu iyi olarak değerlendirildi.

Ekmekle Hayata Tutunma Mücadelesi

Suat Dal'ın hayatta kalma mücadelesi, adeta bir destan niteliğinde. Kırsalda bulduğu bir parça ekmeği yiyerek hayata tutunduğu öğrenildi. Bu durum, azmin ve umudun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Sugözü Mahalle Muhtarı Seda Gündoğan, Suat Dal'ın bulunmasının ardından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Gerçekten çok mutluyuz. Bugünden itibaren umudumuz kesilmişti ama sağlıklı bir şekilde bulduk. Çok iyi, konuşuyor ve kendisinde" dedi. Ayrıca, Dal'ın bir parça ekmek ile hayata tutunduğunu da sözlerine ekledi.

Suat Dal'ın 41 saat sonra sağ salim bulunması, umudun ve azmin zaferi olarak kayıtlara geçti. Ekiplerin titiz çalışmaları ve Suat Dal'ın hayata tutunma azmi, bu mutlu sonun mimarları oldu. Bu olay, kayıp vakalarında umudun hiçbir zaman tükenmemesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı.