İran ve ABD arasındaki uzun süredir devam eden gerginlik, 12 Nisan'da Umman'da yapılacak dolaylı görüşmelerle yeni bir boyut kazanıyor. İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi'nin sosyal medya üzerinden duyurduğu bu gelişme, bölgedeki tansiyonun düşürülmesine yönelik umutları artırdı. Ancak Erakçi, bu görüşmenin aynı zamanda bir "test" olduğunu vurgulayarak, topun ABD'nin sahasında olduğunu belirtti.

Görüşmelerin Arka Planı

İran ile ABD arasındaki ilişkiler, 2018'de ABD'nin nükleer anlaşmadan tek taraflı çekilmesiyle önemli ölçüde gerilmişti. Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'a yönelik uyguladığıMaximum baskı politikası ve yaptırımlar, Tahran'ın ekonomik olarak zor duruma düşmesine neden olmuştu. Trump, geçtiğimiz ay İran lideri Ayetullah Ali Hamaney'e doğrudan müzakere çağrısında bulunan bir mektup göndermişti. Ancak İran, tehdit ve baskı altında doğrudan müzakere etmeyeceklerini, yalnızca dolaylı görüşmelere hazır olduklarını açıklamıştı. Umman'ın arabuluculuk rolü üstlenmesiyle, taraflar dolaylı müzakereler için bir araya gelme konusunda anlaşmaya vardı.

Tarafların Beklentileri Neler?

Bu dolaylı görüşmelerde, tarafların öncelikli hedefleri şu şekilde sıralanabilir:

• ABD'nin nükleer anlaşmaya geri dönmesi
• İran'a uygulanan yaptırımların kaldırılması
• Bölgesel güvenlik konularında diyalog başlatılması
• İran'ın nükleer programının şeffaflığının artırılması

Ancak, taraflar arasındaki derin güvensizlik ve farklı beklentiler, müzakerelerin zorlu geçeceğine işaret ediyor. Özellikle, İran'ın nükleer programı ve bölgesel politikaları konusundaki anlaşmazlıklar, müzakerelerin seyrini etkileyebilir.

Umman'ın Arabuluculuk Rolü

Umman, uzun yıllardır bölgedeki çeşitli krizlerde arabuluculuk rolü üstlenmiş bir ülke olarak biliniyor. Tarafsız ve yapıcı tutumu sayesinde, farklı görüşlere sahip ülkeler arasında diyalog kurulmasına katkı sağlıyor. İran ve ABD arasındaki dolaylı görüşmelere ev sahipliği yapması, Umman'ın bu alandaki deneyiminin ve güvenilirliğinin bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.

İran ve ABD arasındaki dolaylı görüşmelerin başlaması, bölgedeki gerginliğin azaltılması ve diyalog kanallarının yeniden açılması açısından önemli bir fırsat sunuyor. Ancak, müzakerelerin başarılı olup olmayacağı, tarafların yapıcı tutumuna ve karşılıklı tavizler vermeye istekli olup olmadıklarına bağlı olacak. Bu görüşmelerin sonuçları, sadece İran ve ABD arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda tüm bölgenin geleceğini etkileyebilir.