Bir köy odasında yaşanan ve nesilden nesile aktarılacak bir diyalog, inanç ve insanın kendini keşfetmesi üzerine derin bir ders sunuyor. Ateist bir gencin, dedesinin bilgece cevabıyla sarsıldığı o anlara tanık olun.

Ateist Gencin Şaşkınlığı

Olay, bir köy odasında, uzun bir kış gecesi yaşanıyor. Şehirde büyümüş, özgüveni yüksek bir genç, köy odasında süregelen sohbetlere katılıyor. Ancak, dini konuların tartışıldığı bir anda, genç birden bire "Ben Allah'a inanmıyorum" diyor. Bu çıkış, odadaki herkesi şoke ediyor. Köy halkı, hayatlarında ilk defa bu kadar açık bir şekilde inançsızlığını dile getiren biriyle karşılaşıyor.

Dedenin Bilgece Cevabı

O an, sessizliği dedenin bilge sesi bozuyor. Dede, torununa dönerek, "Allah sana inanıyor oğlum" diyor. Bu beklenmedik cevap, gencin daha da şaşırmasına neden oluyor. Dede, sözlerine şöyle devam ediyor:

"Allah sana inanıyor. Bir anne babadan seni yaşayabileceğin bir ortamı düzenleyerek göndermiş. Nefes alabilmen için düzen koymuş. Görme, duyma, dokunma, konuşma, yürüme, koşma gibi nitelikler bağışlamış. Çalışabilecek kaslar, anlayabilecek zihin, ayrım yapabilecek bir akıl ve hissedebilecek bir kalp ihsan etmiş. Sevme ve sevilme yeteneğini lütfetmiş. Kısacası sana çok yatırım yapmış. Demek ki; Allah sana inanıyor."

Dedenin bu sözleri, genç adamın zihninde derin bir etki bırakıyor. Daha önce hiç bu şekilde düşünmemiş olan genç, dedesinin sözleriyle adeta bir aydınlanma yaşıyor.

Kendine İnanmak

Dede, sözlerini şöyle tamamlıyor: "Evladım Allah sana inanıyor ama sen kendine inanıyor musun?" Bu soru, gencin kendi iç dünyasına dönmesine ve kendini sorgulamasına yol açıyor. O gece, genç adam için bir dönüm noktası oluyor. Kendine inanmanın, Allah'a inanmanın ön koşulu olduğunu anlıyor.

• Kendinin farkına varmak
• Yeteneklerini keşfetmek
• Kendine güvenmek

Bu üç önemli adımı atmadan, Allah'a inanmanın mümkün olmadığını fark ediyor. Kendini inkâr etmenin, aslında Allah'ı inkâr etmekle aynı anlama geldiğini kavrıyor.

Bu olay, inanç ve insanın kendini keşfetmesi arasındaki derin ilişkiyi gözler önüne seriyor. Allah'ın insana olan inancı, insanın kendine olan inancıyla tamamlanıyor. Kendini tanıyan, yeteneklerini keşfeden ve kendine güvenen insan, Allah'ı daha iyi anlayabiliyor.