Türkiye ve Danimarka, Afrika kıtasında büyük bir işbirliğine imza atmaya hazırlanıyor. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından düzenlenen "Kıtaları Birleştirmek: Türkiye-Danimarka EPC Projeleri Afrika'da Ortaklık" toplantısı, bu önemli ortaklığın ilk adımı oldu. Toplantıda, Türk müteahhitlerin Afrika'daki tecrübesi ve Danimarka'nın finans gücü bir araya getirilerek, kıtada sürdürülebilir kalkınma projeleri hayata geçirilmesi hedefleniyor.

Afrika'da Türk Müteahhitlik Deneyimi

Dışişleri Bakanlığı Güney ve Çok Taraflı Afrika Genel Müdür Vekili Büyükelçi Volkan Işıkçı, Türk müteahhitlerin Afrika'da bugüne kadar 92 milyar dolar değerinde yaklaşık 2 bin proje üstlendiğini belirtti. Bu projeler, Türk firmalarına büyük bir saha deneyimi kazandırmış ve Afrika'yı yakından tanımalarını sağlamıştır. Işıkçı, "Şirketlerimiz sahada yer alıyor ve Afrika'yı çok iyi tanıyor. Güçlü ilişkiler kurmuş durumdalar." dedi.

Afrika'nın uluslararası sistemde giderek daha aktif rol oynamaya başladığını ve kıtanın küresel düzeydeki öneminin arttığını vurgulayan Işıkçı, Türkiye'nin Afrika ile işbirliğinin karşılıklı saygı ve eşitlik ilkelerine dayandığını ifade etti. Türkiye'nin Afrika'yı bir işbirliği ve refah alanı olarak gördüğünü belirten Işıkçı, kıtaya fayda sağlayacak her alanda tüm aktörlerle işbirliğine açık olduklarını söyledi.

Türkiye'nin Afrika ortaklık politikasının başarısının önemli bir sonucu olarak, Türkiye'nin kıtayla olan ticaret hacminin yıllar içinde kayda değer biçimde arttığına değinen Işıkçı, "2024 sonu itibarıyla Afrika ile toplam ticaret hacmimiz 36,6 milyar dolara ulaştı. Afrika'daki doğrudan yatırımlarımızın toplam değeri ise 10 milyar doları buldu." bilgisini paylaştı.

Danimarka'nın Finans ve Sürdürülebilirlik Gücü

Danimarka'nın Ankara Büyükelçisi Ole Toft, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinin çoğunun Afrika'da bulunduğunu ve gelecek yıllarda Afrika'daki inşaat ve yatırım faaliyetlerinin artacağını öngördüklerini dile getirdi. Toft, Afrika'nın artan nüfusuna enerji, su, konut, lojistik ve sağlık hizmeti sunabilmek için kıta genelinde büyük miktarda yeni altyapıya ihtiyaç duyulacağını belirtti.

Türk EPC firmalarının bu ihtiyacı karşılayabilecek kapasiteye sahip olduğunu ve Afrika genelinde büyük ölçekli altyapı projelerini hayata geçirecek erişime ve yetkinliğe sahip olduğunu vurgulayan Toft, Danimarka'nın bu süreçte değerli bir ortak olabileceğini söyledi. Danimarka hükümetinin Afrika ülkeleriyle daha geniş ve derin işbirliğine kararlı olduğunu belirten Toft, "Türkiye, Afrika'ya EPC'leri götürebilirken, Danimarka tarafı ise bu işin "F" ve "S" kısmını, yani finansman (finance) ve sürdürülebilirliği (sustainability) sağlayabilir." ifadelerini kullandı.

Türkiye ve Danimarka İşbirliğinin Potansiyeli

DEİK Türkiye-Danimarka İş Konseyi Başkanı Berna Gözbaşı, Türkiye'nin Afrika stratejisiyle uyumlu olarak yenilikçi finansal modelleri teşvik ettiklerini belirterek, Türk özel sektör yatırımlarını kolaylaştırarak Afrika'nın zengin kaynaklarının ve genç, dinamik nüfusunun potansiyelini açığa çıkarmayı hedeflediklerini vurguladı. Gözbaşı, "2024'te Türk inşaat firmaları tüm dünyada 28,6 milyar dolarlık proje üstlenirken, bunun 6,9 milyar dolarlık kısmı yalnızca Afrika kıtasında gerçekleştirildi." bilgisini paylaştı.

Danimarka Sanayisi Küresel Pazar Geliştirme Direktörü Jens Holst-Nielsen ise Danimarka Sanayisi olarak Türkiye'nin Afrika'da yürüttüğü EPC projelerine uygun teknolojiler ürettiklerini ifade etti. Holst-Nielsen, "Türkiye ve Danimarka'nın birbirini tamamlayan güçlü yönleri var. Türk şirketleri, özellikle Afrika gibi zorlu ortamlarda büyük ölçekli mühendislik, tedarik ve inşaat projelerini başarıyla hayata geçirme konusunda kendilerini kanıtlamış durumda. Öte yandan Danimarka şirketleri, sürdürülebilir enerji verimliliği, su çözümleri ve lojistik alanlarında öncülük ediyor. Uzmanlıklarımızı bir araya getirerek işlevsel, dayanıklı ve sürdürülebilir altyapılar inşa edebiliriz." dedi.

Türkiye ve Danimarka'nın Afrika'daki bu işbirliği, kıtanın kalkınmasına önemli katkılar sağlayacak ve bölgedeki refahın artmasına yardımcı olacaktır. Türk müteahhitlerin deneyimi ve Danimarka'nın finans gücü birleştiğinde, Afrika için sürdürülebilir ve etkili projeler hayata geçirilebilecektir. Bu ortaklık, hem işin içinde olan şirketlerin hem de Afrika'daki ortakların yararına olacaktır.