[ad_1]
Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serhat Yalçın, “Yumuşak doku ve kemik gibi bölgelerde gelişebilen, içerisinde bazı durumlarda püre kıvamında sıvı bulunan, etrafı dokuyla kaplanmış boşluklar kist olarak tanımlanır. Bulundukları bölgede genişleyerek büyürler. Büyüme yavaş bir şekilde seyreder. Kistlerin insan vücudunun her tarafında oluşma ihtimali bulunsa da en sık görüldüğü yer çenedir” açıklamasını yaptı.
ÇENE KİSTLERİ GİZLİCE BÜYÜYOR
Prof. Dr. Yalçın, “Çene kistleri, diş yapısından kaynaklı olabilirler. Fakat bunun yanında tamamen farklı bir embriyolojik kökenden de (ağız içi epitel gibi) kaynaklanabilirler.
* Çene kistleri çoğunlukla herhangi bir belirti vermez.
* Diş ya da diş eti sorunları
* Ağız içine akıntı
* Kötü koku
* Kötü tat
* Çenede ya da diş kenarlarında fark edilen ağrısız şişlikler çene kisti oluşumu durumunda sık karşılaşılan şikayetlerdendir.
Çene ve ağız kistleri ilk aşamada fark edilmeyebilir. Bir klinik bulgu vermemeleri sebebiyle gizlice büyürler. Genellikle çene röntgenlerinde tesadüfen tespit edilirler.
Belirli büyüklüğe ulaştıklarından ise bu problemi yaşayan kişinin çenesinde şişlik oluşmaya başlar ve bu şişlik zamanla daha da büyür. Bu seviyede hasta şişlikten rahatsızlık duyduğu için hekime basvurur ve muayene sırasında kist olduğu saptanır.
Çene kistleri çok büyük boyutlara ulaşırlarsa ve fark edilmezlerse, çenede kendiliğinden kırık oluşumuna bile ortam hazırlayabilirler. Doğru tanı için klinik, radyografik ve histopatolojik bulgular beraber değerlendirilir” dedi.
İKİ ÖNEMLİ YÖNTEM MEVCUT
Çene kistlerinin tedavi yönteminin sadece cerrahi operasyon olduğunu belirten Prof. Dr. Yalçın, “Kistler alanında deneyimli ve uzman çene cerrahı tarafından ameliyatla alınır. Çene kistlerine doğru zamanda müdahale edilmezse yüzde iltihap, şişme, iyi – kötü huylu tümör gelişimi, çene kemiğinde deformasyon, dişlerde ağrı ve yer değiştirme gibi birçok problem yaratabilir.
Çene kisti tedavisinde, erken tanı, doğru tedavi ve cerrah seçimi çok çok önemlidir. Buna ek olarak, ameliyat öncesi değerlendirme, lezyonun tümüyle çıkarılması ve radyografik kontroller, tedavide başarılı sonuçların elde edilmesi anlamında oldukça önemlidir” dediç
Yalçın, “Çene kist ameliyatlarında iki temel yöntem (Enükleasyon ve Marsüpyalizasyon) kullanıldığına dikkat çekerek şunları söyledi: “Enükleasyon kistin bulunduğu yerden bütün olarak ve tercihen tek parça halinde çıkarılmasıdır. Lokal veya genel anestezi ile yapılan işlemde diş eti kaldırılır ve kist temizlendikten sonra, bölge dikiş atılarak kapatılır. Marsüpyalizasyon işlemi ise çoğunlukla büyük kistler için uygulanır. Bölgeye açılan ufak bir delikten kistin içindeki sıvı boşaltılıp, kistin içindeki basınç azaltılır. İçindeki basıncı azalan kist bu sayede küçülür. Daha sonra kist cerrahi müdahale ile çıkartılır.”
KANSERE DÖNÜŞEBİLİR
Yalçın, “Bazen, nadir de olsa, çene kistleri kansere dönüşebilir. Bu nedenle hastalığın ilerlememesi için tespit edildikleri durumda zaman geçmeden muhakkak tedavi edilmelidir. Çene kistleri ile diş kistleri aynı şey değildir. Çene kistleri çene kemiğinin içerisinde oluşan kistlerdir. Diş kisti ve diş eti kistleri ise, diş eti ve ağız içerisinde yumuşak dokuda oluşabilen kistlerdir. Yumuşak doku kistleri, çene kistleriyle kıyaslandığında, daha selim lezyonlar olduğu söylenebilir. Genellikle hasta tarafından değil de, klinik muayenesi sırasında fark edildikleri için tedavi edilirler” dedi.
BAZI ÇENE KİSTLERİ YENİDEN TEKRARLAYABİLİR
Yalçın, “Çene Kistleri tedavi edildikten sonra, ortaya çıkan dokunun histopatolojik incelemesi yapılmalıdır. Bazı çene kistlerinin doğurgan – tekrarlama özelliği vardır. Eğer böyle bir kist saptanırsa, bu hastaların uzun yıllar tekip edilmesi gerekir” dedi.
More Stories
Bayan bekçi alımı 2022 yapılacak mı 2022 kadın bekçi maaşları ne kadar?
Şafak Mahmutyazıcıoğlu cinayeti! Yaralanan şoförün annesinden çarpıcı açıklama
Hızır orucu rüyasında evleneceğin kişiyi görme duası okunur mu?